24 Haziran 2010 Perşembe

yabancılaşma!

insanın başına bir anda geliveren, yaptığı işten soğutan, bulunduğu ortamdan tiksindiren, "ulan ne işim var benim burada?" ya da "nooluyor lan?" dedirten durum. sonra geçiyor ama, o an bir düşünüyorsun, silkelenip kendine gelmek istiyorsun. gidişata dur demek gerektiğini düşünüyorsun. sonra yavaş yavaş yumuşuyor ilk darbenin etkisi. acıdan uyuşuyorsun galiba. ya da düşünmekten vazgeçiveriyor beynin. sıradanlaşmaya başlıyorsun yeniden. akışına bırakıyorsun, koyveriyorsun bi nevi. "ulan bi ben miyim akıllı?" demek gibi bi şey. olmuyor yani. uzaklaşamıyorsun lanet olası düzenden. sen de ona göre düzenlenmişsin. etrafındaki her şey gibi. işin, arkadaşların. herkes ve her şey deviniyor bu sıradanlıkta. ben de onun bir parçasıyım. ben olmadan da dönüyor tabii düzen. ama ben onsuz dönemiyorum. hepimizi düzmüş anlamıyoruz. artık çok geç her şey için. "fazla düşünmemek lazım" hemen kaçıyorum.
ayşegül kaçar!

Hiç yorum yok: