26 Ağustos 2009 Çarşamba

oyuncaklarım ve ben

bilgisayarımın üzerinde, kılıcını havaya kaldırmış, etraftan gelecek her türlü tehlikeye karşı beni koruyan şövalyem...
sevgilimin doğum günü hediyem diye kandırdığı, önce çok üzüldüğüm, sonra da yumurtadan çıkar çıkmaz, masum bakışlarını görünce ayrılmaz bir parçam olan ördeğim...
her daim sus pus duran, en minik oyuncağım, tahtadan kırmızı uğurböceğim...
yıllardır cebimde taşıdıktan sonra, yerini bulan minik devim, hipopotamım...
tepesinde durduğu pembe kurşun kalemden yere atladı bir gün.. yükseklik korkusu varmış meğer. şimdi arkadaşlarının yanında sevimli mi sevimli dinozorum...

Hiç yorum yok: