10 Eylül 2009 Perşembe

kayıtsızlık!

bu ülkede her gün bir felaket yaşanıyor. ve olan ne ise, daha gün bitmeden unutulmaya başlanıyor. ertesi gün acısı hafiflemiş, etkisi azalmış bir şekilde varlığını küçük bir ısırık gibi hissettiriyor. bu hafta yaşadığımız sel felaketi, hepimizi üzdü. ama biz hepimiz, istanbul'un merkezinde yaşadığımız için bire bir tanıklık edemedik olaylara. üzüldük ama yetmedi. en çok işçi kadınlara burkuldu içimiz. çamura bulanan "servis minibüsü"ndeki ayak izleri hiç silinmeyecek belki aklımızdan.
hepimiz üzgünüz. ama bizim yolumuz oralara pek düşmez ki! o yüzden çabuk unuturuz.
ama o sel sularında boğulanlar, kaybolanlar, evlerinden olanlar ne olacak? bunun için kimin yakasına yapışacağız? bu memleketin bakanı bile vatandaşı tedbirsizlikle suçlarken, biz sesimizi kime duyuracağız.
kimse duymadıkça sesimizi, yavaş yavaş unutacağız. bir dahaki felakete kadar sessizce yerimizde oturacağız!

Hiç yorum yok: