27 Ocak 2014 Pazartesi

bir de baktım, bana bakıyordu...

kafamı 45 derece arkaya atıp, yüzümü karanlık bulutlara çevirmiştim ki, bir de ne göreyim. pofuduk bir yüz bana yukarıdan bakmaktaydı. şöyle bir 'eşhedü' çekip, nerdeyse islamın kollarına bırakıyordum kendimi, yüz kayboldu. gözüm yanılsadı galiba dedim. kafamı sağa sola sallayıp, beynimin fabrika ayarlarına dönmesine müsahade ettim. şakacı bulut! iki saniyede ne yaptın şu bünyeye. ben oldum olası, bir mucize görmeyi beklerim şu güzelim doğadan. o da bugün mü dedim, bir daha yukarı bakmak için tüm cesaretimi topladım. kafayı kaldırdım ama gözlerimi açamıyorum. yüzüme bir damla düşüverdi. pıt. gözlerimi yavaş yavaş araladım, 'bir de baktım yoksun'. iki saniye göz göze geldik diye, bulutluyüzle hemen senli benli olmuştum. bulutluyüz gitmiş, yağmuru gelmişti. onu görüp de, gözlerime inanmadığım için ağlıyor muydu yoksa gizli gizli? düşüne düşüne, ıslana ıslana evin yolunu tuttum. kaçırdığım bir mucizenin ardından biraz mutsuzdum.

Hiç yorum yok: